Hayatımın büyük çoğunluğunu İstanbul’da geçirdim. İstanbul‘da yaşayıp da bu şehrin güzelliklerine yabancı kalmak herhalde ömr-ü hayatımın en büyük ayıbıdır. Bir şeylere aklımın ermesi, eğitim, askerlik ve haytalıkla geçen süreyi saymazsak, son üç senedir bu ayıp ile ilgili ciddi girişimlerde bulunmadım. Eşim de benim gibi hissediyor olacak ki bu sene sürekli bu konuda birbirimizi dürtüyoruz. Aslında niyetimiz sadece İstanbul değil, güzel Türkiye’mizi gezmek, görmek ama önce İstanbul’u bitirelim, deneyim kazanalım, sonra Türkiye’ye açılırız diye düşünüyoruz.
Okumaya devam et Galata Kulesi
Etiket: Gezi
İkinci Bahar, Kanlıca
UYARI!
Bu yazı güncelliğini yitirmiştir. Okumaya devam etmeyi planlıyorsanız lütfen yazıdaki bilgilerin artık geçerli olmayabileceğini göz önünde bulundurun.
Haftasonları bazen, oturduğumuz yere göre en az bir iki derece daha düşük sıcaklığa sahip olduğu için Beykoz taraflarına kaçıyoruz. Yine böyle bir kaçamakta karnımız kazınınca kuzen bizi İkinci Bahar’a götürdü. Kanlıca’dan Mihrabat’a çıkarken, Mihrabat Caddesine girdikten yaklaşık 70 metre sonra sağınızda yer alıyor.
Bahçeye geçip kurulduk. Karnımız zil çalıyor, hemen bir şeyler yemek istiyoruz, ama gel gör ki, öyle bir menü çıktı ki karşımıza, seç seçebilirsen. Fırın mamüllerinden (Pide, lahmacun vs), sıcak yemeklere, makarnalar, kızartmalar derken bizim gözümüz döndü… Bir buçuk mantı ve bir de kaşarlı sucuklu pide söyledik. İki kişi dönüşümlü olarak yedik ve çok memnun kaldık. (Ben bir de sütlaç hüplettim sonra :)) Menüyü ve daha fazlasını İkinci Bahar’ın web sitesinden bulabilirsiniz.
Mekan çok güzel, yemekler çok güzel ama eksileri de yok değil. İlk olarak otopark sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Biz şansa hemen mekanın karşısında boş bir yer bulup parkettik ama kalabalık günlerde daha yukarılara çıkmak ya da çevrede biraz dolanmak gerekebilir. İkinci eksi ise mekanın biraz küçük olması. Özellikle hafta sonu bahçede yer bulmak zor olabilir. Tabi yaz için konuşuyorum, keza kışın bu sefer içerde yer bulmak problem olabilir. Yine de bu eksiler çok kafaya takılacak şeyler değil. Bunların yanında gerek servis, gerekse yemeklerin kalitesi çok tatmin ediciydi. Çalışanların ilgisi ve özellikle mekan sahibinin ara ara masaları yoklayarak, hal hatır sorması çok hoş davranışlar.
Bir sonraki kaçamakta yolumuz düşerse bu sefer “Menüyü getirin” demeyi planlıyorum :)
Unutmadan, bu da dobişko sayfası.