Mayıs ayı resmen utanç ayım oldu. Percy Jackson serisinden sonra, bu kadar fantastik okumanın peşine Emrah Safa Gürkan‘dan Bunu Herkes Bilir‘i direkt olarak okumaya başlamamalıydım belki de. Percy Jackson kitapları hafif, çerez gibi okunuyor, Bunu Herkes Bilir ise okulda okuduğumuz tarih kitaplarının bir kaç tık daha eğlencelisi, keyiflisi ama en nihayetinde TARİH ve anladım ki ben tarih kitaplarını sevmiyorum…
“Okuma Listem” serisindeki tüm yazılar
Gelelim Mayıs ayında okuduğum iki kitaba;
Harry Potter ve Azkaban Tutsağı – J.K. Rowling
Harry Potter serisini Karan’ın peşi sıra tekrar okuyorum ve ilk okuduğumdaki keyfi alıyorum. Harry Potter ve Azkaban Tutsağı sanıyorum J.K. Rowling için de taşların tam olarak yerine oturduğu kitap. Sonraki kitapları bildiğim için bu kitabı okurken bunu biraz daha net görebildim. Bu kitapta artık büyücülük dünyası ile ilgili çok fazla yeni şeyle karşılaşmıyorsunuz. Yenilikler de genellikle var olanları pekiştirmek, desteklemek için serpiştirilmiş. Elbette hayal gücünüze bağlı bir dünya oluşturuyorsanız istediğiniz zaman yeni bir hayvan, yaratık vs ortaya atabilirsiniz. Kimse de sizi durduramaz ama bunu ahengi bozmadan yapabilmek, işte orası ustalık istiyor.
Kitapları dilimizde okumamız konusunda emeği geçen ve gerçekten çok iyi iş çıkarmış olan Sevin Okyay ve Kutlukhan Kutlu‘yu da anmadan geçemeyeceğim. Uydurulmuş bir dünyadaki uydurulmuş yaratık/büyü/hayvan vs isimlerine Türkçe karşılık bulmaktan tutun da, akıcı bir dille hikayenin aktarılmasını sağlamalarına kadar çevirilerdeki başarı da takdire şayan.
Çeviriler ne kadar başarılı olsa da sanıyorum seriyi tamamladıktan sonra bir tur da orijinal dilinde okuyacağım. Hem İngilizce pratik yapmak adına, hem de direkt olarak J.K.Rowling’in kaleminden okumak istediğimden dolayı.
Puanım: ★★★★★
Bütün İyiler Biraz Küskündür – Nilay Örnek
Nilay Örnek ile Şubat ayında tanışmamın hikayesini yazmıştım. Her Umut Ortak Arar‘ı çok sevmiş, kendisiyle ikinci kitabı ile tanışmış olsam da en kısa sürede ilk kitabı Bütün İyiler Biraz Küskündür‘ü okuyacağımı belirtmiştim. Arayı çok açmadan, kitabı edinip Mayıs ayında okuyuverdim.
Yine harika bir kitap. İkinci kitap daha kişiseldi, bu da bir çok kişisel hikaye ve yazı içerse de ikincisi kadar olmadığını hissettim. Belki de okuma sıralamam buna neden oldu, bilemiyorum.
Kim bu “iyiler“? Neden bu “küskünlük“? Gerek ülkemizden, gerek dünyadan örneklerle bu soruları çok güzel cevaplamış Nilay Örnek. Kısa kısa hikayeler, yakın tarihimizden örnekler, kişisel deneyimler ile akıcı bir yazı stili birleşmiş ve okurken sizi duydudan duyguya sürükleyen, kimi zaman kendinizi empatinin zirvesinde bulduğunuz bir kitap olmuş.
Belki en önemlisi de, gizliden gizliye yazarın kendi iç muhasebelerine tanık olmanız ve sizi de kendi muhasebenizi yapmaya çağırması. İyileri küstürmeyelim, iyi olduğumuz için de küsmeyelim!
Puanım: ★★★★★
Biraz önden gittiğim için 2020 meydan okumamda geri kalmış sayılmam ama en kısa zamanda pas geçtiğim haftaları telafi etmek istiyorum.
Kapak görseli için kullandığım şablonu freepik.com’dan edindim, yaratıcısı: timmdesign